
Gezmek benim için hep tutkuydu, bilmediğim yerleri görmek beni hep heyecanlandırırdı.Ülkelerin sınırlarını olmadan oradan oraya özgürce gitmek ise her zamanki hayalimdi.
Üniversitedeyken Türkiye sınırları içerisinde seyahat ederken, iş hayatına da başlayınca, sınırları aşıp farklı ülkelere de gitme fırsatı buldum. Özellikle de Dış Ticaret firmasında çalışmaya başlayınca uzun dönemli shengen vizeleri almak benim için çok kolaylaştı. Ucuz uçak bileti nereye bulursam oraya yolculuk etmeye başladım. Ayrıca Üniversite yıllarından beri dağcılık ve atletizm sporuyla ilgileniyordum. İş hayatına başlayınca ilgilendiğim sporları bırakmayıp devam ettim. Böylece iş hayatının stresini, yorgunluğunu daha kolay atabiliyordum. Üniversite de öğrenciyken Uğur Uluocak´tan dağcılık dersleri almıştım, bundan sonra da dağlara çıkıp zirveler yapmak hedeflerim oldu. Hedeflerimden biri 7 kıtadaki 7 zirveye ulaşmak. İş hayatı bu hedeflerimi engellemedi, tam aksine aldığım sponsorluklarla gidemeyeceğim yerlere kolayca gitme fırsatı yakaladım. 2006 yılında Doğan Dış Ticaret sponsorluğu altında Afrika´nın en yüksek dağına –Klimanjora 5895 mt- tırmandım. 2009 yılında Pegasus sponsorluğu altında Avrupa´nın en yüksek dağına –Elbruz 5642 mt- tırmandım. 7 zirveden şimdilik 2 tanesini tamamladım.
Dağlara tırmanınca bunun yanında iyi de bir kondisyonunuz olması gerekiyor, bunun için düzenli bir şekilde koşuyorum ve hafta sonu doğa yürüyüşlerine katılıyorum. 5km-10 km koşarken bu mesafeleri biraz daha arttırıp, yarı marathon koşmaya başladım. Bu yıl (2014)Runtalya´da yarı marathon koştum, bundan sonra sırasıyla Haliç yarı maratonu ve Amsterdam yarı maratonu var. 2015 yılında ise Tel Aviv yarı maratonu ve Budapeşte yarı maratonu var. Kayıt yaptırdıktan sonra daha disiplinli bir hazırlanma sürecine giriyorum, daha programlı koşmaya başlıyorum ve artık bu gece yorgunum, yarın koşsam olmaz gibi bahanelere sığınmıyorum. İşyerinde akşam mesaiye kalsam dahi, saat kaç olursa olsun, o aksam koşum varsa kesinlikle koşarım. Sadece ufak sakatlıklar ve hastalanmalar bunu erteleyebilir, bunun dışında hiçbir şey koşu programımı etkileyemez. Zaten koştuktan sonra yaşadığım mutluluk aklıma gelince, kendimi dışarı atıyorum. Televizyon karşısında oturduğunuz 1 saatte, ben ise 10 km koşup geliyorum.
Bu blog, Şubat 2015 yılında açıldı. Eski yazılarımı da bu bloga ekledim.Şimdiye kadar yapmış olduğum; gerek şehir seyahatleri, gerek dağa tırmanış, gerekse maraton yazılarımı bu blog altında yayınlamaya devam edeceğim…